8 Mayis 2008

8 Mayis 2007`de gelmistim Dublin`e Google Irlanda`da calismak icin. Tam 1 yil gecti aradan. (1 yil 1 hafta) Zaman cok cabuk geciyor gercekten de. Gitmeden once Istanbul`da gezerken bir daha buralari hic gezemeyecegim diye dusunmustum, oyle olmadi gerci ayni sokaklarda gezdim tatillerde geldigim zaman, ayni denize baktim, ayni yemekleri yedim. Ama her defasinda farkli geldi bana Istanbul eskisine oranla. Surekli yasadigim yer olmaktan cikmis, tatile gittigim bir yer olmustu. Surenin sonunda tekrar Dublin`e donuyordum, hayatimin kurulu oldugu yere. Insan 1 sene kaldigi yere bile hayatimi kurdugum yer diyebiliyor garip de olsa. Belki 1-2 sene sonra geri donecegim, belki de baska bir ulkede veya sehirde olacagim, ama yine de su anda Dublin hayatimi kurdugum, evimin oldugu yer. Bunda ilk defa ailemden ayri yasamamin, kendi evimi tutmanin, kendi parami kazanmanin da rolleri var muhtemelen. Ancak yine de ilginc geliyor 1 senede 25 senede yasanilmis seylerin degismesi.

Hayat boyle birsey olsa gerek diyerek cikiyor insan boyle duygularin icinden. Kolaya kaciyorum belki ama ne yapayim baska birsey gelmiyor elimden.

Not: Haziran sonu tekrar Turkiye`deyim 7 ay aradan sonra :)

Not 2: Google`da calismakla ilgili ayri bir post da yarin gelecek bloga.

Inonu yikiliyor...

 

Daha once bu sozu cok duyduk cesitli spikerler tarafindan. Kapalinin liderliginde muhtesem bir orkestra yikiyordu Inonu`yu rakiplerinin ustune dogru. O korkunc gurultu, ugultu, altli ustlu cekilen tezahuratlar, gol sonrasi cekilen pinarbasi, mac oncesi cekilen uclu butun bunlar defalarca yikti Inonu`yu, ama hicbiri bir dozerin yapabildigini yapamadi. Inonu bu defa dozerler tarafindan gercekten yikiliyor. Belki yenisi yapilacak, daha moderni yapilacak, mac gunleri harici de kullanilabilecek, tuvaletleri ve cafeleri olacak, pratikte belki de eski halinden cok daha guzel olacak. Ama orasi hicbir zaman eskisi gibi olmayacak. Besiktas taraftari yine orada huzur bulacak, ama eski halini hic unutmayacak Inonu stadinin.

Inonu her zaman eski haliyle anilacak kalplerde. Besiktas - Liverpool macindaki o muhtesem koro, 100. yildaki Lazio macindaki o muhtesem destek, tapilasi sevgi; Valencia macinda yakilan mesaleler, 90 baslarinda sampiyonluk maclarindaki stadin gelin gibi suslenmesi, atilan konfetiler, yakilan mesaleler.. Valerenga macinin orada olmasinin bile bir anisi var o statta, kacirilan sampiyonluklarin, kaybedilen maclarin o kohne statta olmasinin tadi bambaska.

100. yilda gorev aldigim kutlama organizasyonunda bastigim stadin cimleri, stadin ortasinda duruken bos stada baktigimda duydugum heyecan, hissettigim urperti bundan sonra sadece anilarimda kalacak. 1,5 sene maca gidemeyecegiz biz. Kasimpasa stadinda, Olimpiyat stadinda, Nou Camp`ta, Anfield`da yapilan maclar degil ki onemli olan, asil onemli olan Inonu! Besiktas taraftarini daha da coskulu kilan, sesine ses; gucune gec katan yer Besiktas Inonu stadi.

Yenisini beklerkenki duydugumuz izdirap, eskisini kaybetmenin yaninda duydugumuzda hissettigimizin yaninda solda sifir kalir. Gule gule Inonu stadi. Bugun sana son kere bakmak bile kismet olmuyor bana, Istanbul`a gelip sana baktigimda yikilmis olacaksin. Kabatas`a yururken gordugum bosluk Kabatas`in, Dolmabahce`nin tadinin buyuk bir bolumunu goturecek benden. Vapurla gecerken senin orada oldugunu gormemek, Istanbul siluetini cogu kisi icin etkilemeyecek belki ama benim gozum orada seni arayacak.

Bense sana Youtube`tan, resimlerden, eski videolardan, anilarimdan bakacagim. Besiktas - Vestel Manisa macina gidip, Inonu`ye son kez bakacak sansli insanlarla selamlar olsun!

Fuel - Leave The Memories Alone

 

So here I am with my thoughts of you
And this world I've left for me
Stoic faces when I think of you
And how I once believed
So now you call me, but you know I won't let you through
I've myself to decieve

So leave the memories alone
I don't want to see
The way it is, as to how it used to be
Leave the memories alone, don't change a thing
And I'll hold you here in my memory

So I find me in your garden now
A sad smile for the scene
And all the flowers that we planted now
Taken by the weeds
But in my minds eye, you know they still bloom for me
They stand tall there, in that summer breeze

Leave the memories alone
I don't want to see
The way it is, as to how it used to be
Leave the memories alone, don't change a thing
And I'll just hold you here in my memory

In my memory, yeah

So leave the memories alone
I don't want to see
The way it is, as to how it used to be
Leave the memories alone, don't change a thing
And I'll hold you in my memory

You'll never change
You'll never change
You'll never change
You will never change

Adinizi Ay`a gonderin

Daha once boyle bir seyi ilk olarak ablamdan duymustum Internet`i ilk kullanmaya basladigim zamanlarda. Uzaya gonderilen bir uzay aracinin ustune isminiz yaziliyordu, ben de duyup da yazdirmamak olmaz diyerek direk kaydettirmistim ismimi. Bunun icin ikinci sansi da 3-4 gun once elde ettim.

http://lro.jhuapl.edu/NameToMoon/ adresinde 27 Haziran 2008`de Ay`a gonderilecek NASA araciyle birlikte Ay`a adinizi gonderebiliyorsunuz. Ben hemen kaydettirdim adimi, eger siz de boyle bir firsati kacirmak istemiyorsaniz, hemen bu adresten adinizi kaydettirebilirsiniz. Ustune ustluk bir de sertifika aliyorsunuz bu olaydan oturu.

 

Levi`s viral pazarlama videosu

Az once Wired`da cok guzel bir youtube videosu gordum. Video, Levi`s in fermuarsiz, dugmeli kotlarini tanitim icin hazirlanmis, ancak videonun hicbir yerinde Levi`s kelimesi veya logosu gecmiyor. Video`da yaklasik 2 dk boyunca 4 kisi cesitli hoplam, ziplamalar yaparak pantolonun icine giriveriyorlar, cok keyifli bir video ve cok guzel bir iletisim calismasi.

Lenovo X300 MacBook Air`e karsi

Marketing Pilgrim`de gordugum, Lenovo`nun MacBook Air`le karsilastirildigi cok guzel bir video.

Biliyorsunuz Macbook Air`lerin DVD okuyucusu yok, sadece bir USB portu var, bazi 3G USB modemler o portla uyumlu degil. DVD okuyucusunun olmamasini, Remote Disc diye bir sistemle calismasina borclu olsa da; bir takim seylerden keserek kucultmeninn sahsen cok da taraftari degilim. (Gerci kac tane DVD koymusumdur su andaki dizustume, o da baska). Videoda zarftan cikan bir MacBook Air`le, zarf boyutuna esdeger bir boyuttaki bir Lenovo X300 bulunuyor. Muhtemelen MacBook Air`i ve Mac`i sevenleri kizdiracak bir video.

T-Mac`in yerinde olmak

T-Mac NBA`in en yetenekli oyuncularindan biri.

Her ne kadar son sezonlarda sakatliklarla bogussa bile, yine de Houston Rockets`in en onemli hucum gucu. Daha once NBA`in sayi krali olmus, kariyerinde 22.4 ayi ortalama tutturmus cok degerli bir oyuncu. Ancak T-Mac`in degerini kisitlayan cok onemli bir istatistik var ustune yapismis olan. Bireysel olarak gayet parlak bir kariyeri olmasina ragmen, T-Mac playofflarda ilk turdan otesini goremedi. Her ne kadar bunun kendisine baski olusturmadigini soylese de, ben sahsen bunun dogru olduguna inanmiyorum. Utaj Jazz`la oynanan, ve Houston`in 113-91 kaybederek elendigin son macta takiminin sayilarinin neredeyse yarisini (40) atip, bunlara 10 ribaund ve 5 asist ekledi. Muazzam bir playoff performansi, ancak tarih bunu yazmayip, T-Mac`in makus talihine bir carpi daha atacak ve ustune yapismis olan damga daha da belirginlesecek. Belki haksizlik bu, ama bir Houston Rockets taraftari olmama ragmen, boyle dusunenleri gayet net anliyorum ve hak vermiyor da degilim. T-Mac tek basina biryerlere getiremez tabii takimini, zaten boyle birseyin gerceklesip, T-Mac`in Kobe Bryant`lasmasini istemiyorum, ama kendisini sanssizliklar da birakmiyor degil. Bu sene Yao Ming`in All-Star macindan beri sakatligindan oturu oynayamiyor. Gerci bu donemde T-Mac`in liderliginde 23 maclik bir galibiyet serisi de yakaladi Houston, ama Yao`suz da bir yere kadar. Normal sezon ayri playofflar ayri. 45`lik Dikembe (kendisine baska bir yazida deginecegim insallah)ile, under-sized pf`lerle, sakat Rafer Alston`la playofflarda ileri gitmek cok zordu ve olmadi da. Olan T-Mac`a oldu maalesef. Umarim kendisini onumuzdeki sezon daha ileri turlarda gorecegiz (Houston Rockets formasiyla tabii). Yine de cok buyuk oyuncu T-Mac, playoff ikinci turu gormese de, gosteremese de.

KAN EMİCİ YANLI MEDYA'YA HAYIR

Kanımızı Bir Kene Gibi Yapışıp Emirenler... Sürekli Tek Taraflı Olup, Bu Ülkede 2 Büyük Takım Var Etkisini Yaratmaya Çalışınlar... Hergün Ayrı Ayrı Senaryolar Düzenleyip; Beşiktaş'ımıza, Dünyanın Belgelenmiş En büyük Taraftarına, Futbolcularımıza, Yönetim Kurulumuza, Hakkı'mıza, Şeref'imize... Yalan Haberlerle 5 Kuruş Kazanmak İçin Yaptığınız Yalan Haberlere Artık Büyük Beşiktaşlı Taraftarı İnanmıyacak, Güvenmeyecek Ve Barikatı Önlerinize Koyacak.
Galatasaray'ın Elendiği Türkiye Kupası'ndan Sonra "Lig Aslanı, Aslan Artık Lige Döndü" Başlığını Manşetlerine Taşıyan, Kupadan Elenmeyi Eleştirmek Bir Yana Bu Olayı Göklere Çıkaranlar, İngiltere'de Kötü Futbolundan Dolayı Yerden Yere Vurulan Chelsea'ye 2-0 Yenilen Fenerbahçe İçin: "Bu Ülke Sizinle Gurur Duyuyor" Başlığını Manşetlerine Yazan Sevgili Medya ! 8-0'lık Liverpool Yenilgimizin Ardından Futbolcularımızın Suratlarını Kapatan, Camia Olarak Hocamız Ertuğrul Sağlam'a Sahip Çıkıp Onun Arkadasında Olduğumuzu Bildikleri Halde Daha Sezon Ortasında Beşiktaş'ımıza Yeni Hoca Arayışına Giren, Futbolcularımızı Satılık Listesine Çıkaran, Hergün Asılsız Haberleri İle Beşiktaş'ımıza Zarar Veren Yalancı, Yanlı Medyayı Kınıyoruz, Güvenmiyoruz, İnanmıyoruz ! Kusurumuza Bakmayın Lütfen Sn. Medya ve Kuruluşları Sizler Bu Halde Devam Ettiğiniz Sürece Biz Bu Ülkenin En Büyük En Şerefli Klübünün Taraftarı Olarak Sizlere HAYIR diyoruz.
HAYDİ BÜYÜK BEŞİKTAŞLI BU DAVA SENİN VE; KALBİNDE BEŞİKTAŞ AŞKI İLE YAŞAYAN MİLYONLARIN DAVASI BEŞİKTAŞ'INA SAHİP ÇIK AŞKININ ÜZERİNE LEKE DEĞDİRTME YANLI MEDYANIN GAZETELERİNİ ALMA ALDIRTMA, TELEVİZYON KANALLARINI İZLEME, İZLETME. BU TAKIM SENİN BU DEĞER SENİN, YA DAVANA SAHİP ÇIKARSIN YA DA HOR GÖRÜLMEYE MAHKUM OLACAKSIN. BEŞİKTAŞ'INI SIRADAN BİR TAKIM YAPMA ÇALIŞMALARINA GÖZ YUMMA !

Bu yaziyi bjkarena.net sitesinden aldim. Aslinda bu tarz taraftar isyanlarini genelde hep gereksiz bulmusumdur. ama Besiktas - Bursa macindan sonra miliyet gazetesi denen o sahtekar gazetede gordugum haber bu yaziyi buraya koymama sebep oldu. Pazar gunu milliyetin internet sayfasinda:

"İnadına küfür!

İnönü Stadı’ndaki tribün olayları nedeniyle ceza alan Beşiktaş’ın bazı taraftarı, Adana Havaalanı’nda da olay çıkardı, Bursasporlu futbolculara küfür etti" seklinde bir haber cikti. Besiktasli taraftarlar kufur etmis olabilir, benim demeye calistigim bunun dogru olmasi degil, bunun boyle yansitilmamasi gerektigi. Bir gazete ancak bu kadar tarafli olabilir, bir takima ve taraftarina karsi bu kadar da cephe alinmaz. Baska bir haber de,katmerli ceza isimli yazidan.  "Cezası nedeniyle Bursa maçını Adana’da oynayan Beşiktaş, olaylar yüzünden yeni bir cezayla karşı karşıya kaldı. Sabıkalarından dolayı iki kulübün de bir kez daha saha kapama cezası alma olasılığının yüksek olduğu bildirildi". Besiktas taraftari arasina Bursasporlular girdigi icin kargasa cikiyor, ve cezayi Besiktas aliyor. Nerede sizin mantiginiz, nerede serefiniz, nerede basin ahlakiniz? Yillardir, patronunuzun maddi kaygilari yuzunden ulkenin icine ettiniz, Internet sayfanizi porno sayfaya cevirdiniz, abuk sabuk insanlara yazarlik yaptirdiniz, kuponla vermediginiz hicbir sey kalmadi, artik serefinizi de biraktiniz yerlerde surunuyor.

 

Gun olur devran doner, pesimizden kosmaya karar verirsiniz. Insallah o gun basimizda olan baskan, karsiniza cikip bizim hakkimizda bunlari bunlari yazdiniz gikimiz cikmadi, simdi defolun gidin tesislerden der de akliniz basiniza gelir. Sizin Internet sayfaniza bir daha girersem iki olsun. Tek basimaverdigim bir tepki size hic dokunmayacak belki, ama ben daha mutlu ve huzurlu olacagim.

Konserler

Bu yaz Dublin`e cok sevdigim gruplar geliyor. 22 Mayis`ta Red Jumpsuit Apparatus isimli bir grubun konseri var. Kendilerinin cok fazla sarkisini bilmesem de "Your Guardian Angel", "Cats and Mouse", "Face Down" gibi cok guzel sarkilari var kendilerinin. Gelmisken gitmemek ayip olur diye, ve bilet fiyatlari da gayet uygun (15€) oldugu icin konser sezonumu onlarla aciyorum.

Sonra 6 Haziran`da Malahide Castle`da Radiohead konseri var. Radiohead`in her ne kadar yeni sarkilarini cok bilmesem bu konsere gitmemeyi dusunmedim bile. Biletler biraz pahali belki (70€) kadar ama adamlari canli canli seyretmek icin kesinlikle deger bu ucret.

Sonra 22 Haziran`da Linkin Park konseri var. Bunun biletini henuz almamama ragmen, bu konsere de gidecegim kesin. Ilk albumlerinden beri takip ediyorum kendilerini, her ne kadar son albumlerinde bazi sarkilar cok zorlama gelse de; hala gitmem gereken gruplar listesindeler.

Ve su an aciklanan konserler itibariyla, en son gidecegim konser Metallica. Kendilerini gormeyi cok istiyordum, ve sonunda gorme firsatini buluyorum. Umarim dinledigim ve seyrettigim Metallica konserleri gibi muhtesem olur. Irlanda halk sarkisi olan Whiskey in the Jar`i Irlanda`da Irlandalilarla birlikte tek bir agizdan soylemek mukemmel olacak.

Irlanda`da hava

Istanbul`da havanin 32 derece ciktigini ogrendikce, bir yandan Irlanda`daki havaya ah cekip bir yandan da sukrediyorum. Nisanin 20sinde 32 derece olan hava, kim bilir yazin nasil olur. Su anda Dublin`de 16 derece, ve burasi icin gercekten guzel bir sicaklik bu. Insanlar hava guzel aksam disari cikalim, acik havada duralim gibilerden yorumlar yapiyor, anlayin durumu. Insallah hava boyle devam eder de, gecen yaz yasamadigimiz yaz duygusunu yasayabiliriz bu sefer.

2007 yazinda, arka arkaya 60 gun yagmur yagmisti (bazen az, bazen cok - ama yagdi sonuc olarak). Sirketin yaz partisinin oldugu gun, Irlanda tarihinin en yagmurlu gunu olarak tarihin tozlu yapraklarinda yer buldu, haziran`in 20`sinde atkili, eldivenli birisini gormek beni hic mi hic sasirtmadi, ve bunun gibi niceleri. Umarim bu sene hava guzel olur da sort giyince yadirganmam. (bu arada bugun ilk defa giydim sortumu, sicak havayi firsat bilip).